Quellen des Islamischen Rechts…

Quellen des Islamischen Rechts, in: Journal of Religious Culture (Journal für Religionskultur), Nr. 113 (2008). siehe: http://web.uni-frankfurt.de/irenik/religionskultur.htm oder relkultur113

Maria unter der Vormundschaft Zacharias und ihre Wundertat im Koran…

Maria unter der Vormundschaft Zacharias und ihre Wundertat im Koran unter Berücksichtigung der islamisch-mystischen Koranexegeten, in: Journal of Religious Culture (Journal für Religionskultur), Nr. 118 (2008). siehe: http://web.uni-frankfurt.de/irenik/religionskultur.htm oder relkultur118

Edep Tâcı

Edep kelimesi, Türkçemizde  terbiye, güzel ahlâk, iyi davranış, incelik, kibarlık, nazlılık gibi manaları bünyesinde taşımaktadır.1 İlk sûfilerden İbn Ata, edebi: “Ameli güzelleştiren hususlar üzerinde durmak”, Abdullah bin Mübarek ise: “Kendini tanıma” şeklinde tarif etmektedir.2 Bu tanımları artırmak mümkündür. Zira edeb kavramına tanım getiren her şahıs veya müellif konuya kendi dünyasının sınırları içerisinde bakmakta, bu sınırların […]

Die islamisch-mystische Koranexegese ….

Die islamisch-mystische Koranexegese(at-tafsīr al-isārī) im Überblick, in: Journal of Religious Culture (Journal für Religionskultur), Nr. 127 (2009). siehe: http://web.uni-frankfurt.de/irenik/religionskultur.htm oder relkultur127

Ayet ve Hadislerin Işığında Hased Kavramı ve Afetlerine Bir Bakış

Kıskançlık ve çekememek kelimeleri ile izah edilen haset,1 başta içerisinde bulunduğu ferd olmak üzere, o ferdin temas halinde bulunduğu çevreyi o temasın ölçüsü içerisinde tahrib eden mezmum bir duygu, manevi bir hastalıktır. İnsanın iç huzur ve sükûnuna kasteden bu duygu, insanlık tarihinin başlangıcından beri insanoğlunu zehirlemiş ve kendisinden azade olunmadığı müddetce de kıyamete değin zehirliyecektir. Hased, […]

Ârif-i Nefs’ten Ârif-i Hakk’a

Mutlak hakikati tanımanın, onu hücrelere değin hissetmenin yolu üzerindeki en önemli ve belirgin durak; kişinin kendisini tanımasıdır. İstikametleri seyr-i ilallah olup, yolları üzerinde bulunan masivanın cazibeli ağlarına takılmadan hedeflerine kitlenen ay yüzlü gönül erleri bu durağın ne manaya geldiğini gayet iyi bilirler. Bu durak; mutlak kudrete dair emare ve nişanelerin yavaş, yavaş kılıflarından soyunduğu, ilmin […]

Allahümme Lebbeyk….

“Buyur Allah’ım, buyur! Davetine bütün samimiyetimle icabet ettim! Senin eşin, ortağın yoktur. Buyur Allah’ım, buyur! Hamd senin, nimet senin, mülk senin. Bunların hiçbirinde eşin ortağın yoktur!..” Hac esnasında ihrama girildiği andan itibaren bayramın birinci günü (Zilhicce’nin 10. günü) Cemre-i Akabe’de ilk taşın atılmasına değin yüksek sesle okunan(1) ve telbiye olarak isimlendirilen duanın Türkçe meali olan […]

Allah Sabredenlerle Beraberdir

Allah Sabredenlerle Beraberdir Sabır, Kuran-i Celil ve hadis metinlerinde yoğun bir şekilde konu edinilerek, işlenilen, içerisinde insanlar için pek çok hikmetin ve menafinin bulunduğu, ehline dünya ve ahiret saadetinin kapılarını aralayacak kutlu bir anahtardır. Sabır, sebeplere sarıldıktan sonra başa gelen bela ve sıkıntılarda isyan etmeden, refah ve huzur ortamında ise gurur ve kibir duygusuna kapılarak […]

Allah Kibredenleri Sevmez

Lisan-i Nebî’nin “Hakk’ı iptal, halkı tahkir”[1] olarak tanımladığı kibr, Türkçe’mizde tevazu kelimesinin zıttı olarak büyüklük, ululuk, azamet, büyüklük taslama, kendisini üstün sayma, büyüklenme, gurur gibi manaları bünyesinde taşımaktadır.[2] Kibir kelimesi ile zaman, zaman beraber kullanılan ucub kelimesi ise, kişinin mutlak surette kendisini beğenmesi olarak tarif edilebilir. İmam-i Gazali ucbu kibrin sebeplerinden birisi olarak zikrederek, ucbun […]